Bıktım bu yalnızlıklardan,
I'M FED UP WITH THESE LONELINESSES,
Sebepsiz haksızlıklardan,
CAUSELESS INJUSTICES,
Sorunlu ayrılıklardan.
PROBLEMATIC SEPARATIONS
Gereksiz çekip gitmekle,
BY GOING AWAY NEEDLESSLY
Dert üstüne dert bindirmekle,
BY ADDING PROBLEMS ON PROBLEMS
Kırılmış kalp hırsızlardan.
THE HEART IS BROKEN BECAUSE OF THE THIEVES.
Ne inancım kaldı bu aşka, ne de sancım var,
NEITHER I HAVE A BELIEF ON THIS LOVE, NOR I HAVE A PAIN
Ne inatla kalbimi kırdın, ne kazancın var?
BECAUSE OF WHAT STUBBORNNESS YOU BROKE MY HEART, WHAT IS YOUR BENEFIT FROM THIS?
Yürek az çok kendine geldi, gidecek yer var,
THE HEART HAS COME TO ITSELF RATHER, THERE'S DESTINATION TO GO
Önümüzde koskoca bir yıl, coşacak yer var.
ON OUR FRONT THERE'S A HUGE YEAR AND PLACE TO GUSH
Tıkadın bütün yollarımı, sana verdiğim yıllarımı,
YOU CLOSED ALL MY PATHS, THE YEARS I GAVE FOR YOU
Biriken tüm imkânlarımı alıp çek git.
TAKE ALL THE OPPORTUNITIES THAT ACCRUED AND GO AWAY
Sana verdiğim son hediye, beni bir daha görme diye,
THE LAST PRESENT I GAVE YOU, FOR YOU NOT TO SEE ME AGAIN
Gezegendeki son gemiye binip çek git.
GET ABROAD THE LAST SHIP IN THE PLANET AND GO AWAY