(Hakuna matata)
(Hakuna matata)
(Hakuna matata hiç üzülme demek)
(Hakuna matata means don't be sad never)
(Hakuna matata ne güzel bir söz bu)
(What a good word that is)
Hakuna matata geçmez bu moda
Hakuna matata, this fashion does not pass
Üzülme sakın her şeye hayatta
Do not be sad for nothing in the life
Dertsizlik demek bu felsefe
This philosophy means unconcernedness
Hakuna matata
Hakuna matata
(Hakuna matata?)
(Hakuna matata?)
(Evet bizim ilkemiz)
(Yes it is our principle)
(İlke ne demek?)
(What means the principle?)
(Hiçbir şey, ilke ilke demek)
(Nothing, principle means principle)
(Anla evlat bu iki kelime bütün sorunlarımızı çözecek)
(Understand son, these two words will solve all our problems)
(Çok haklı Pumbaa'yı örnek al, bak)
(So right, take the example of the Pumbaa, look)
O çok küçük bir domuzken
When he is a very small pig
Ben çok küçük bir domuzken
When I am a very small pig
Öyle kötü kokardı ki anlatamam
It would smell so bad that I can not tell
Bu yüzden yanında hiçkimse kalmadı
So no one remained beside her
Belli etmem ama çok kırılırdım
I don't reveal but I would break
Ve kokumdan yanımdan kaçardı herkes
And everyone could run away from my smell
Ah, ne utanç
Oh, what a shame
Hep kaçmak isterdim
I always wanted to escape
(Ah, ama nereye?)
(Oh, but where?)
Kırılırdı kalbim
My heart would break
Olur ya hani...
Peradventure...
(Hey Pumbaa çocuklar var yapma)
(Hey Pumbaa there's children, don't do it)
Hakuna matata
Hakuna matata
Ne güzel bir söz bu
What a beautiful word
Hakuna matata geçmez bu moda
Hakuna matata, this fashion does not pass
Üzülme sakın her şeye hayatta
Do not be sad for nothing in the life
(Hadi hep beraber)
(Come on all together)
Dertsizlik demek bu felsefe
This philosophy means unconcernedness
Hakuna matata
Hakuna matata
(Hoş geldin işte fakirhanemiz)
(Welcome to our pawn shop)
(Burada mı yaşıyorsunuz?)
(Are you living here?)
(İstediğimiz yerde yaşarız)
(We live in the place we want)
(Evet ev insanın rahat ettiği yerdir)
(Yes the home is the place where the people are comfortable)
(Burası çok güzel)
(This is very nice)
(O kadar açım ki bütün bir zebrayı yiyebilirim)
(I'm so hungry that I can eat a whole zebra)
(Taze zebramız kalmamış)
(We do not have fresh zebra)
(Antilop var mı)
(Do you have an antelope)
(Dinle evlat bizimle yaşayacaksan bizim gibi yemelisin. Hey artık gidip kurtçuk bulmanın zamanı geldi)
(Listen, son, if you live with us, you should eat like us. Hey, it's time to go and find a maggot.)
(Iııy, oda ne?)
(Iıı, what's that?)
(Kurtçuk bu, neye benziyor)
(This a worm, what it looks like?)
(Iııy, iğrenç)
(Iıı, disgusting)
(Imm, tadı tavuk gibi)
(Imm, its taste is like chicken)
(Kaygan ve doyurucu)
(Slippery and satisfying)
(Bunlar çok zor bulunur. Iım, gerçekten nefis, iştah açıcı bir tadı var)
(These are very hard to find, Imm, it has a really yummy, appetizing taste)
(Onları seveceksin)
(You'll love them)
(Sana söyledim evlat bu harika bir hayat, kural yok sorumluluk yok. Uu kremalı olanı nefis. Ve en iyisi de tasalanmak yok. Evet evlat?)
(I told you boy, this is a wonderful life, no rules, no responsibility, uu is the creamy one is delicious, and the best is not to worry. Yeap, son?)
(Napalım hakuna matata. Küçük, küçük ama doyurucu)
(What can we do hakuna matata, small, small but satisfying)
Hakuna matata, hakuna matata, hakuna matata, hakuna
Hakuna matata, hakuna matata, hakuna matata, hakuna
Üzülme sakın her şeye hayatta
Do not be sad for nothing in the life
Dertsizlik demek bu felsefe
This philosophy means unconcernedness
Hakuna matata, hakuna matata, hakuna matata
Hakuna matata, hakuna matata, hakuna matata,
Hakuna matata, hakuna matata, hakuna matata
Hakuna matata, hakuna matata, hakuna matata.