Senin adını
I etched your name
kol saatımın kayışına tırnağımla kazıdım.
on my watch strap with my nails.
Malum ya, bulunduğum yerde
You know, there is neither a pocket knife
ne sapı sedefli bir çakı var,
with a nacrous handle
(bizlere âlâtı-katıa verilmez) ,
(they never give to us),
ne de başı bulutlarda bir çınar.
nor a tree that goes up to the clouds.
Belki avluda bir ağaç bulunur ama
Maybe there is a tree in the courtyard but
gökyüzünü başımın üstünde görmek
it is forbidden for me
bana yasak...
to see the sky above my head...
Burası benden başka kaç insanın evidir?
How many people's home is this place other than me?
Ben bir başıma onlardan uzağım,
I am alone and away from them,
hep birlikte onlar benden uzak.
they are all together away from me.
Bana kendimden başkasıyla konuşmak
It is forbidden to me
yasak.
to talk with someone else than myself.