Translation of the song Büyük İnsanlık artist Nâzım Hikmet

Turkish

Büyük İnsanlık

English translation

The Great Humanity

Büyük insanlık gemide güverte yolcusu

Great humanity is a passenger on the board

tirende üçüncü mevki

A passenger on a train

şosede yayan

Afoot on causeway

büyük insanlık.

The great humanity

Büyük insanlık sekizinde işe gider

Great Humanity goes work at 8 o'clock

yirmisinde evlenir

Gets married in her twenties

kırkında ölür

Dies in her forties

büyük insanlık.

The great humanity

Ekmek büyük insanlıktan başka herkese yeter

The food is enough for everyone but for the great humanity

pirinç de öyle

So is rice

şeker de öyle

So is sugar

kumaş da öyle

So is cloth

kitap da öyle

So is book

büyük insanlıktan başka herkese yeter.

All of 'em are enough but for the great humanity

Büyük insanlığın toprağında gölge yok

There is no shadow on the lands of the great humanity

sokağında fener

No streetlight

penceresinde cam

No windows

ama umudu var büyük insanlığın

But the great humanity possesses the hope

umutsuz yaşanmıyor

It is impossible to love without hope!

No comments!

Add comment