Günler gitgide kısalıyor,
Days are running up gradually,
yağmurlar başlamak üzre.
Rains are fixing to start
Kapım ardına kadar açık bekledi seni.
My door was wide open, waited for you.
Niye böyle geç kaldın?
Why did you run late like this?
Soframda yeşil biber, tuz, ekmek.
Green paper, salt, bread on my table.
Testimde sana sakladığım şarabı
I drank half a bottle of wine all alone, that I tucked
içtim yarıya kadar bir başıma
Away just for you on my pitcher granit
seni bekleyerek.
Waiting for you.
Niye böyle geç kaldın?
Why did you run late like this?
Fakat işte ballı meyveler
However, here, the jammy fruits
dallarında olgun, diri duruyor.
Are bedding down their branches, ripe, sharp.
Koparılmadan düşeceklerdi toprağa
They were going to chuck down without being snatched away
biraz daha gecikseydin eğer...
Only if you were late a bit more...