Yağmurun altında yürüyordu bahar incecik yeşil ayaklarıyla
The spring was wandering with its green feet
Moskova asfaltında
On the Roads of Moscow
lastiğe motora kumaşa deriye taşa sıkışıktı
It was stuck in tire, engine, fabric and rock
kardiyogıramım çok bozuk çıktı bu sabah
My cardiogram resulted very badly
beklenen gelecektir günün en beklenmedik saatında
The expected will arrive in the most unexpected hour
bir başına gelecek ve alıp getirmeyecektir gidenleri
It will come alone, won't bring goners
çalınıyordu Çaykovski’nin birinci konseri yağmurun altında
Tschaikovsky's first concert was being played beneath the rain
bensiz çıkacaksın merdivenleri
You shall go up the stairs without me
bir karanfil duruyor balkonlu evin son katında
A clove stands in the last roof of a maison's balcoon
yağmurun altında yürüyordu bahar incecik yeşil ayaklarıya Moskova asfaltında
The spring was wandering with its green feet
karşıma oturursun görmezsin beni ve uzaklarda tüten bir kedere gülümsersin
On the Roads of Moscow
baharlar alır seni benden götürür bir yerlere
You do sit in front of me and won't even see me but you shall smile upon a smooking destiny
bir keresinde belki geri dönmeyeceksin kaybolacaksın yağmurun altında
Springs take you from me, takes somewhere