Günden güne soluyoruz,
We are fading day after day,
İçten içe eriyoruz.
Melting on the inside.
Ne kaçış var ne bir umut,
There is neither an escape nor a hope.
Yine de onsuz yapamıyoruz.
Yet we can't live without it.
Bu aşk bir kanser hücresi,
This love is a cancerous cell,
Belli yok tedavisi.
that obviously cannot be cured.
Sardıkça her yerimizi,
As it spreads to every part of ours,
Tutkuyla bağlanıyoruz.
We are bounded with passion.
Bu kanlı yaratık nereni sardıysa,
You know how you cut out and throw away without thought,
Hiç düşünmeden hani kesip atarsın ya...
Whichever part of your body this bloody creature infests?
Tut ki bu illet kalbine dadandıysa,
How about when this malady haunts your heart?
Kalbini de söküp atamazsın ya...
Not like you could throw away your heart.
Varsın solsun çiçeklerim,
Let my flowers wither.
Ben ölmeyi de beklerim.
I could wait for death too.
Yine de kesip atamam seni,
Still I can't cut you out, throw you away,
Benim tatlı kanserim.
My sweet cancer,
Benim tatlı kanserim.
My sweet cancer.