Biliyorum sana giden yollar kapalı
I know that doors which open you are closed
Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni
also you never loved me
Ne kadar yakından ve arada uçurum;
what a closer cliff and between us;
İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi
people, houses, like walls between us
Uyandım uyandım, hep seni düşündüm
Whenever I woke up, first I always thought of you
Yalnız seni, yalnız senin gözlerini
just you, just your eyes
Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım
you, my last lover, my evertyhing I would die and live for
Ben artık adam olmam bu derde düşeli
I can't reform now because of having this trouble
Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
I'm living like a dog nowadays
Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki
I'm actually a proud person, seriously
Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
I can't recall that I drank half a cup of water
Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği
and can't stand seeing cut edge bread
Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
I'd been looking for you at a distance for many times on 5:45 ship;
Hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki
what song I hear, is as if it's for us
Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
How one-sided love stupifies man
Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini
How I forgot that you love someone else
Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
I acted childish and had acts which hurt you
Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri
forgive me, nothing will happen again
Rastlaşmamak için elimden geleni yaparım
I will do my best not to cross paths with you
Bu böyle pek de kolay değil gerçi…
this is not so easy actually
Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
I'll get used to fondle you in my dreams
Bunun verdiği mutluluk da az değil ki
Happiness that it gave me is not little
Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
I'll take leave of this city finally
Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki
Maybe Being without you might denote, have meaning
İnan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
believe me, I'll never reveal my feelings, annoy you
Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:
now ı can say what ı want to say:
Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu
I've been writing down this letter at midnight
Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri
ı beg you, do not read it on tuesday