Kadinlar susarak giderler,
Women leave in silence
Çok uzun emekler verir ilişkisini yürütmek için.
They do everything they can to make their relationships work
Birinin kadını olmayı yüreği, beyni, ruhu o kadar zor kabul etmiştir ki, başka bir adama ait olmayı istemez.
It had been so hard to come to terms with being the woman of one man with her heart, her brain and soul that she would not want to belong to any other man
Erkek gibi, çorbanın tuzu eksik diye kavga çıkarmaz mesela, tam tersi, konuşmamız lazım der.
She wouldn't start a quarrel by saying the soup needs more salt, she says we need to talk.
Erkekler de en çok bu cümleye sinir olurlar. Ertelenir o konuşmalar, maç bitimine, yemek sonrasına ve daha birçok lüzumsuz şeyin ardına ötelenir.
Men are irritated by this sentence. Those talks are almost always postponed, till the end of hte match, till after dinner and till the end of many a superfluous things.
Kadınlar inatçıdır, hayata tutundukları gibi, aşklarına da sahip çıkarlar.
Women are stubborn, they claim their love like they claim their life
Bu yüzdendir, konuşup derdini anlatma isteği, karşı tarafı ikna edene kadar uğraşırlar.
That is why they want to talk and pour their heart out untill they convince the other side.
Sonunda pes eder adam, bir ışık görür kadın, tüm derdini paylaşır.
The man finally gives up, the woman sees the light she shares her troubles.
Genellikle ne cevap alır? Abuk sabuk konuşma!
What answer do they get in general? Don't speak nonsense!
Gereksiz ve saçma gelmiştir adama anlatılanlar, hiç de üstünde durmamıştır.
What has been told is unnecessary nonsense to the man, he doesn't think about it for more than an instance.
Yine bir sıkıntı, tatmin edilemeden geçiştirilir ve adam gün gelip bunların kendisine ok gibi döneceğini bilemez.
Another trouble has been slurred over without being satisfied and the man does not know that these will come back like an arrow and hit him one day.
Bir kadın şikayet ediyorsa, ya da erkeklerin deyimi ile vıdı vıdı ediyorsa; erkek bilmelidir ki, o ilişkiden hala ümidi vardır kadının.
If a woman is complaining, or as men say bickering, the man should know that the woman still has hopes for that relationship.
Yürütmek, birlikte yaşamak, sorunları çözerek mutlu olmak istiyordur.
She wants to walk, live together, she wants to be happy overcoming the problems.
Daha önemlisi, o adamı hala seviyordur.
But most of all she loves that man.
Kadın susarak gider!
The women leave in silence!
En önemli detaydır, erkeklerin hiç anlayamadığı durum işte bu kadar basittir.
It is the most important detail, the one thing that men cannot really come to grasp is this simple.
O gün gelene kadar konuşan, kavga eden, tartışan kadın, kendini sessizliğe vermiştir.
The woman has had been talking, quarrelling, fighting till that day has given herself to silence.
Ne zaman ümidini o ilişkiden kestiyse, o zaman sevgisi de yara almış demektir.
When she had given up on that relationship, her love has been wounded.
Yüreğindeki bavulları toplamıştır, kafasındaki biletleri almış ve aslında bedeni orada durarak, ilişkiden çıkıp gitmiştir.
She has picked up her lugage in her heart, she has bought those tickets in her brain and even though her body is still there she has already left the relationship.
Kadın, gerçekten gitmişse, çok sessiz olmuştur ayrılışı, kimse hissetmeden, kapıları vurup kırmadan gitmiştir.
If the woman is really gone, it would have been a very silent departure, without anyone noticing without slamming doors, she would go.
Her akşam eve geldiğinde, kapının açıldığını gören adam anlamaz ama bir kadın sessizce gider.
When he comes home every night, seeing the door being opened the man does not notice but a woman leaves silently.
Ne mutfağında yemek pişiren, ne yan koltukta televizyon izleyen, ne gece ruhunu kenara koyarak yatakta sevişmeye çalışan kadın, artık o kadındır.
The woman who cooks in the kitchen, neither the woman who watches TV on the armchair right beside yours, nor the woman who tries to make love to you having laid aside her soul is ever gonna be the same woman.
Bir kadının çığlıklarından, kavgalarından korkmamak gerekir, çünkü kadının gidişi sessiz ve asildir.
You should not be afraid of the her screams and fights, because the departure of a woman is silent and dignified.