Translation of the song Neden Bilmem artist Siya Siyabend

Turkish

Neden Bilmem

English translation

I don't know why

Neden bilmem, bize derman olması gerekenlerin bizden kaçması

I don't know why, those who should cure us run away from us.

Neden bilmem, Diyarbakır da barış güllerinin açması, Mardin de, İstanbul da

I don't know why, the blooming of peace roses in Diyarbakır, in Mardin, in Istanbul

Neden bilmem, zor bu dünya, yaşamakla uğraşmak

I don't know why, this world is hard, dealing with living

Neden bilmem, bize derman olacakların bizden kaçması

I don't know why, those who will cure us run away from us.

Neden bilmem, dostumuzun seyrimizden tatmaması

I don't know why, our friend doesn't taste our view*

Neden bilmem, yüreklerimizi bir iğnenin iplikten geçişi gibi saran bu sevdalar

I don't know why, these loves that surround our hearts like a needle passes through a thread

Açmaz yollarımızı, neden bilmem

Would not open our roads, I don't know why

Canım, kör yılanların arasında bırakılmış canım

My dear, my dear has left around blind snakes

Elleri kesik başları uçurtmalara sevdalı canım

With cuts in its hands, in love with kites, my dear.

Bir türlü akmaz suların kör pınarında doğan canım

My dear, born in the blind spring of steady waters

Kavururken zemheri ortalığı yüreğinde yazdan canım

With the summer in her heart when the winter is wreaking havoc, my dear.

Gülsen biraz, zamanı geldi...

Smile a little, it's time...

Canım bak, sofralar kuruldu bahar geldi

Look my heart, tables are set, spring has come

Gönül sultanım, efendim, dermanım sende kaldı

My sultan heart, sir, you have my remedy.

Hayranım

I am admirer

Bin yıllık öfkelerine hayranım

I admire your thousand-year-old anger

Bırak suların başlarını tutsunlar

Let them hold the head of the waters.

Bırak bizi burada unutsunlar

Let them forget us here

Bırak onları

Let them

Dört bir yanını sardığında ölülerin sancısı

When the pain of the deads surrounds you.

Ve dört bir yanından yakalandığında

And when you're caught all over

Dört bir yanın yangın yerine döndüğünde...

When you turn to the fireplace all around you...

Yok sen şimdi gel bütün bunlar olmadan

No, come now, before all it happens

Sen şimdi gel son nefer can veren...

Come now, the last soldier who died...

Şimdi gel...

Come now...

Şimdi gel...

Come now...

No comments!

Add comment