Beyoğlunda yürüdüm bugün
I walked around in Beyoğlu* today
Günlerden çarşambaydı
It was Wednesday
Üstelik yağmur da yağıyordu, üstüm başım ıslaktı
Also it was raining, I was wet all over
Bir işim yoktu, gelmek için özel bir sebebim de
I didn't have anything to do or a special reason to come here
Anlatılır gibi değil bu, burası Beyoğlu
It is beyond words, it is Beyoğlu here
Bir gazete aldım karşıki büfeden
I bought a newspaper from the buffet across the street
Okuyormuş gibi yaptım
I pretended like I was reading it
Bir sigara yaktım ve içime çektim
I lit a cigarette and inhaled it
Sanki doymamış gibi
As if I haven't had enough of it
Her şeyim oyun, dünya koskoca bir sahne
Everything is a game for me, the world is a big stage
Şu upuzun caddede sanki bir tek ben varım
As if only I exist in this long street
Kaldırım yok ve sağa sola bakmak
There's no pavement or no looking left or right
İzinsiz yürüyüş yasak
A walk without permission is prohibited
Köşede bir polis var ancak
There's a police around the corner but
Belinde bir oyuncak, sanma seni vuracak
There's a toy on his belt, don't think he will shoot you
Dilencinin biri koluma girdi
One of the beggars took me by the arm
Param yok dedim küfretti
I said I don't have any money and he swore at me
Birkaç küçük çocuk dışında, kimse beni fark etmedi
No one noticed me except for a few children
Gece çok yakın, Kemancı şurdan iki adım
The night is getting near, Kemancı** is two steps away from here
Almadılar beni, bir arkadaşa bakıp çıkacaktım
They didn't let me in, I was just going to look for a friend and get out
Beyoğluna sonbahar geldi, vizyonda aşk filmleri
Autumn is here in Beyoğlu, love movies are on the air
Eller cepte, kelimeler yalın
Hands in pockets, words are plain
Yanımdan geçti Cüneyt Arkın
Cüneyt Arkın*** passed by me
Kiliseler açıktı, İstiklal yine kalabalıktı
Churches were open, Istiklal**** was crowded again
Bir zamanlar küçük İskender bana aşıktı
Once upon a time, Küçük İskender***** was in love with me
Kaldırım yok ve sağa sola bakmak
There's no pavement or no looking left or right
İzinsiz yürüyüş yasak
A walk without permission is prohibited
Köşede bir polis var ancak
There's a police around the corner but
Belinde bir oyuncak, sanma seni vuracak
There's a toy on his belt, don't think he will shoot you