Karanlık bir gece yol görünmüyor
A dark night, the way doesn't loom
Yürüyorum dikenlerin üstünde
I'm walking on thorns
Kara çalı bana aman vermiyor
Black thorn doesn't give me quarter
Yürüyorum dikenlerin üstünde
I'm walking on thorns
Güneş erken doğup şafak sökmüyor
The sun doesn't rise early, the dawn doesn't break
Gökteki bulutu söküp atmıyor
It doesn't extirpate the cloud in the sky
Ay karanlık güneş ışık tutmuyor
The moon is darkness, the sun doesn't flash
Yürüyorum dikenlerin üstünde
I'm walking on thorns
Sonlanmadı menzil ile durağım
My station didn't be over with range
Belki çok yakınım belki ırağım
Maybe I'm too close, maybe I'm out
Yaralandı parça parça ayağım
My leg got injured brokenly
Yürüyorum dikenlerin üstünde
I'm walking on thorns
Yavaş yavaş ilerlerken Kaplani
While Kaplani* moves like glue
Benim ile yola çıkanlar hani
What happened to those who departed with me?
Geri dönsem taşa tutar el beni
Strangers stone me if I come back
Yürüyorum dikenlerin üstünde
I'm walking on thorns