Ümitsizce âşığım, uyusam uyansam geçse sabaha
I’m hopelessly in love, if I sleep, wake up and it would be over by the morning
Çaresizce beklerim, dünyanın gözyaşını akıttım ona
I wait helplessly, I have spilled all the tears of the world for him
Rüzgâr, okşa onun saçlarını benim yerime
Wind, caress his hair for me
Fısılda kulağına sevdiğimi
Whisper my love in his ear
Rüzgâr, dolaş onun etrafında dön gel bana
Wind, blow around him and come back to me
Getir bıraktığı nefesi
Bring me his breath
Sırılsıklam âşığım, sarılsa, kucaklasa, kurusam koynunda
I’m wetly (madly) in love, if just he would embrace me so I could dry in his arm
Manasızca bağlıyım, sussam, konuşmasam, duysa, anlasa
I’m senselessly bounded/devoted, if just I could be quiet without speaking and he would hear and understand me
Rüzgâr, okşa onun saçlarını benim yerime
Wind, caress his hair for me
Fısılda kulağına sevdiğimi
Whisper my love in his ear
Rüzgâr, dolaş onun etrafında dön gel bana
Wind, blow around him and come back to me
Getir bıraktığı nefesi
Bring me his breath
Tut kollarımdan, kırık dallarımdan
Hold my arms, my broken twigs
Al sürükle, götür beni yanına
Here take me, drag me to him