Robenson, akıllı Robenson’um
Robinson, my clever Robinson
Ne imreniyorum sana bilsen!
you don't know how I envy you.
Göstersen adana giden yolu,
If you could only show me your island,
Başımı dinlemek istiyorum.
there I would find peace of mind.
Ben gemi olurum sen kaptan ol,
I'll be the ship, you be the captain.
Yelken açarız bir sabah vakti
We can unfurl the sail one morning.
Güneşte gölgemiz olur deniz
The sea becomes our shadow in the sun.
Yolculuk! Derken adamızdayız.
The journey. And suddenly we're at our island.
İsterdim tercümanım olasın,
I wish you could be my interpreter,
Tanıtasın beni balıklara
introduce me to the fish,
Vahşi kuşlara ve çiçeklere,
to wild birds and flowers,
Bizdendir diyesin benim için.
say to them about me: `He's one of us.'
Ağaca çıkmasını bilirim,
I know how to climb trees.
Tanırım meyvanın olmuşunu,
I can tell a fruit that's ripe.
Taş kırmak da gelir elimizden,
I can also manage breaking stones,
Ateş yakmak da, aş pişirmek de.
making fires, cooking food.
Robenson, halden bilir Robenson
Robinson, understanding Robinson,
Adan hala batmadıysa eğer,
if your island hasn't sunk yet
Alıp götürsen beni oraya,
take me there
Deniz yolu kapanmadan evvel!
before the seaways close.