Hiç böyle ısınmamıştım;
I had never been warmed like this;
Daldaki vişneye,
To the cherry on the branch,
Vitrindeki aydınlığa,
To the light in the showcase,
Salça kokusuna mutfağımın,
To the tomato paste smell of my kitchen,
Akan dereye, uçan buluta,
To the flowing stream, to the flying cloud,
Hiç böyle ısınmamıştım yaşamaya.
I had never been warmed like this to live.